Adım Helin İssi. 27 Ağustos 1999 tarihinde İstanbul’da doğdum. İlkokul eğitimimi Nuri Örs İlköğretim okulunda tamamladım. O dönemlerde ilkokul öğretmenimin konuşmayı ve yazmayı çok sevdiğimi fark etmesi ile edebiyata ve tiyatroya yönlendirildim. Ortaokul öğrenimim boyunca bütün yıl sonu gösterilerinde, zaman zaman tiyatro oyunlarında rol alarak zaman zamansa şiir dinletilerinde şiir okuyarak yer aldım. Ortaokul eğitimimi tamamladıktan sonra Özel Devran Anadolu Lisesinde eğitimime devam ettim. Liseye geçtikten sonra şiir yazmak konusunda düşündüğüm kadar yetenekli olmadığımı anlamam ile birlikte tiyatroya daha çok ağırlık vermeye başladım. Özellikle 10. sınıfta ilçelerde yapılan şiir dinletilerinde, tiyatro salonlarında, tiyatro provalarında ve edebiyat öğretmenlerimin zümre odalarında geçirmeye başlamıştım. 10. sınıfın sonunda karnemin beklentileri karşılamamasının sebebinin okul etkinlikleri provasına zaman ayırabilmek adına derslere girmemem ve bu sebeple derslerimde yeteri kadar başarı gösterememem düşünüldü ve 11. sınıfa geçtiğimde yanlızca bir tiyatro oyununda rol almama ailem tarafından izin verildi. 11. sınıfın sonunda takdir belgemin yanında bir de onur belgemin olması ailemi yeniden tiyatro oyunlarında ve şiir dinletilerinde yer almam noktasında ikna etmeme yardımcı olmuştu. Fakat okulum o sene içinde aldığı bir karar ile 12. sınıfların üniversite sınavına daha iyi hazırlanabilmeleri ve derslerine daha iyi odaklanabilmeleri adına 12. sınıflar için yapılacak olan bütün etkinlikler iptal edilmişti. Eğitim ve öğretim hayatımın en zor senesinin 12. sınıf olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Tek odağımın üniversite sınavına hazırlık olması beni oldukça strese sokuyordu. Bu süreçte hem stresimi kontrol edebilmeme yardımcı olması için hem de planlarımı belli bir doğrultuda oluşturabilmem için kendime bir hedef belirlemem gerektiğinin farkına varmıştım. Öğretmenleriminde desteğiyle kişiliğime ve hayattaki beklentilerime uygun bir meslek arayışına girmiştim. Biyoloji yönlendirmesiyle Beslenme ve Diyetetik bölümünü araştırmaya başladım. Ve diyetisyenlik mesleğinin benim için en uygun meslek sahibi olduğuna karar verdim. Üniversite tercihlerimin tamanına farklı Üniversitelerin Beslenme ve Diyetetik bölümlerini yazarak Bahçeşehir Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik bölümüne yerleştim. Üniversite hayatımın ilk yıllarında arkadaş grubum ile birlikte ”Lotus Klubü”isimli bir kulüp kurduk. Ve bende bu kulüpte yönetim kurulu üyesi olarak yer aldım. Bu kulüp sağlıklı sağlıklı beslenme kulübü olmasının yanında aynı zamanda bir çevre kulübüydü. Kulüp üyelerimizle birlikte hafta sonları yoga etkinlikleri, doğa yürüyüşü etkinlikleri, çevre bilinci etkinlikleri ve sağlıklı beslenme etkinlikleri düzenliyorduk. Bir kulüp toplantımızda kulüp üyelerimizden birisinin söylemesi ile okulumuzun kampüslerinde cam, kağıt, plastik ve metal geri dönüşüm olmadığını fark ettik. Ve yönetim kurulu üyelerinden biri olarak bu geri dönüşüm kutularının okulumuzun kampüslerinde yer almasını sağlamak görevini ben üstlendim. Belediye ve okul rektörlüğümüzün desteğiyle çabalarımız sonuç verdi. Şu anda okulumuzun bütün kampüslerinin bütün katlarında cam, kağıt, plastik ve metal geri dönüşüm kutuları yer almakta. Klüp toplantılarımızdan birinde yönetim kurulu üyesi arkadaşlarımdan biri aynı zamanda bir çevre kulübü de olduğumuz için etkinlerimizi düzenlerken Tema Vakfı’nda da destek alabileceğimizi söyledi. Bu fikrimizi okul rektörlüğüne sunduğumuzda, rektörlüğümüz bir vakfın adını kullanarak etkin düzenleyemeyeceğimizi belirtti. Fakat biz bu izin sürecinde çoktan Tema Vakfı’nı çok sevmiştik ve okuldan bağımsız şekilde Tema gönüllüleri olmaya karar vermiştik.
Okuldan arta kalan zamanlarımızda sık sık genel merkeze ziyaretlere gitmeye başlamıştık. O dönem Tema Vakfı’nın İstanbul Koordinatörü Tema Vakfı’nın IKEA ile ‘’Evimiz Dünya’’ isimli bir proje düzenlediğini ve dilersek bizlerin de bu projede yer alabileceğimizi söyledi. Bizlerde tabi ki hiç düşünmeden kabul ettik. Gerekli eğitimleri aldıktan sonra her birimiz birer gönüllü eğitmen olmuştuk ve etkinlik tarihlerinin gelmesini iple çekiyorduk. Etkinliklerin amacı 7-12 yaş arasındaki çocuklara çevre bilinci kazandırmaktı. Bizlerde belli tarihlerde İstanbul’da yer alan IKEA mağazalarının çocuk oyun salonlarında çeşitli sunumlar, oyunlar ve etkinliklerle 7-12 yaş aralığındaki çocuklara eğitimler veriyorduk. Küçük çocukların etkinlik sonlarında bizlere sarılması, bir daha bizi görüp göremeyeceklerini sormaları, bize teşekkür etmeleri, gülümseyerek annelerine bizleri göstermeleri beni dünyanın en mutlu insanı yapıyordu. Evimiz Dünya projesinde yer almak hayatta verdiğim en doğru kararlardan biriydi diyebilirim. Üniversite ikinci sınıfın ikinci döneminde alttan dersim olmadığı için okulumun alttan aldığımız dersleri alabilmek adına verdiği kredileri üstten dersler alarak tamamlıyordum. Bu durum ders yoğunluğumu oldukça arttırmıştı dolayısıyla Tema Vakfı’nda gönüllü olmaya devam etsemde aktif olarak etkinliklerde yer alamıyordum. Üniversite üçüncü sınıfa geldiğimde Bahçeşehir Üniversite Beslenme ve Diyetetik Kulübünün organizasyon biriminde görev almaya başladım. Kulüp kapsamında diyet tatiller, workshoplar, diyetisyenlerle söyleşiler gibi birçok etkinlik düzenledik. Bunun yanında Etkin Kampüs Bahçeşehir Üniversitesi kampüs temsilciliği yapıyordum. Etkin Kampüs kapsamında düzenlenen seminerlerin duyurusunu yaparak bilet satışları gerçekleştiriyordum. Etkinlik günlerinde ise zaman zaman konuşmacı diyetisyenleri karşılıyor zaman zamansa sunuculuk yapıyordum. Bir yandan da derslerime vakit ayırmaya çalışmakla birlikte oldukça yoğun bir tempom vardı fakat ben bu yoğunluktan keyif alıyordum. Üniversitedeki üçüncü senemin ilk döneminde ilk kez onur belgesi aldım. Bu durum beni akademik anlamda daha çok motive etmişti. Üçüncü sınıfın ikinci dönemi benim için daha tempolu başlamıştı. Dönemin ortalarına geldiğimizde pandemi süreci başladı ve benim tek odağım artık derslerimdi. Bu yoğun dönemin sonunda ise ilk kez yüksek onur belgesi almıştım. Dördüncü sınıfa geçtiğimde dördüncü sınıf derslerini üstten alarak tamamladığımdan dolayı ders yoğunluğum diğer arkadaşlarıma kıyasla daha azdı. Aynı zamanda pandemi dolayısıyla okulumun aldığı karar ile stajlarımız online olarak devam edecekti. Ders yoğunluğum az olduğunu ve bütün gün evde olduğumu düşünerek bitirme tezimi bir dönem erken teslim etmemin benim için daha iyi olabileceğini Ürünlerinde Fermantasyon ve Isıl işlemin Fonksiyonel Gıda Bileşenleri Üzerinde Etkisi’’ydi. Tez yazma sürecim danışmanımın da desteğiyle benim için oldukça keyifli geçti. Tezimi de tamamladıktan sonra artık yavaş yavaş dördüncü sınıfın sonuna gelmeye başlamıştım. Okulum ikinci dönem stajlarının yüz yüze olması yönünde karar almıştı. Dördüncü sınıf derslerimin tamamını üçüncü sınıfta tamamladığım için bu dönemde yalnızca staj yaptığım kuruma gidiyordum. İlk staj rotasyonum Eyüp Sultan Devlet Hastanesin’ydi. Bu hastane oldukça yoğun bir hastaneydi. Genellikle obezite, diyabet, kolestrol ve tansiyon hastalarını gözlemleme fırsatı buldum. Sık olmamakla birlikte ideal ağırlığının üstünde ağırlık şikayetiyle hastane başvuran çocuk hastaları da gözlemledim.İkinci rotasyonum Bayrampaşa İSADEM isimli bir kurumdu. Bu kurumda görev yapan diyetisyen, başvuran danışanlara herhangi bir beslenme planı oluşturmuyordu. Yalnızca tartım yaparak beslenme eğitimi veriyordu. Bu kurumdaki 7 haftalık staj dönemimi ise 3 haftalık tam kapanma ile birlikte online olarak tamamladım. Üniversitedeki son dönemimi de yeniden Yüksek Onur Belgesi alarak bitirdim. Ve bölümümden 16/07/2021 tarihinde 3.05 genel not ortalaması ile onur öğrencisi olarak mezun oldum. Şu anda ise bir pilates kliniğinde diyetisyen olarak çalışıyorum.
News
