Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal, hakkında ortaya atılan AKP’ye geçeceği yönündeki iddialara güçlü bir dille yanıt verdi. Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Bulunduğum yerdeyim, hiçbir yere gitmiyorum. Parti içinde beni istemeyenlere inat, görevimin başındayım” ifadelerini kullanarak söylentilere son noktayı koydu.
Köksal, açıklamasında kendisine yönelik iddiaların uzun süredir kasıtlı olarak yayıldığını belirtti. “37. Kurultay’dan bu yana bir gün bile rahat bırakılmadım. Her iftirayı tek tek çürüttüm. Ama görüyorum ki hâlâ aynı odaklar üzerime gelmeye devam ediyor” dedi.
Köksal, seçim döneminde de benzer karalama kampanyalarıyla karşılaştığını hatırlatarak, “Partide bazı marjinal kişiler, kazanmamam için kapı kapı dolaştılar ama ben rekor oyla seçildim. Halk bana inandı, ben de onların güvenini boşa çıkarmayacağım” sözleriyle duruşunu netleştirdi.
Ayrıca hakkında ortaya atılan “rüşvet” iddialarını da sert bir dille reddetti. “Eşim ve çalışma arkadaşım hakkında 60 milyon lira rüşvet iftirası atıldı. Yargı süreci sonunda takipsizlik kararı verildi ama o iftirayı atanlar hâlâ görevde. Beni linç etmeye çalışanlar, hukukun ve vicdanın önünde hesap verecekler” ifadelerini kullandı.
Parti içindeki bazı isimlerin bu süreçte kendisine destek olmak yerine suskun kaldığını söyleyen Köksal, “Bana hakaret edenlerle fotoğraf çektirenler, demokratik değerlerden söz edemez. Eleştiriyi kaldırabiliyorsan, adaleti de herkese eşit uygulayacaksın” dedi.
Köksal, açıklamasının sonunda siyasi mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğini vurguladı:
“Ben bu halkın oylarıyla seçildim. Bu makamda bana güvenen binlerce insanın sorumluluğunu taşıyorum. Ne baskılar, ne tehditler, ne de iftiralar beni yolumdan döndüremez. Alnım ak, başım dik. Afyonkarahisar için çalışmaya devam edeceğim.”
Sosyal medyada binlerce kişi tarafından paylaşılan açıklama, hem CHP tabanında hem de genel kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Köksal’ın sözleri, parti içi dayanışma ve siyasi duruş tartışmalarını yeniden gündeme getirdi.
Analistler, bu çıkışın Köksal’ın sadece kişisel değil, aynı zamanda ideolojik bir duruşun da ifadesi olduğunu belirtiyor. Özellikle “Partimi satmam, kimseyle pazarlık yapmam” sözleri, siyasette sadakat vurgusunun altını bir kez daha çizdi.
