Röportaj: Murat Fevzi TANIRLI – “Kulüp başkanları hakemlere yükleniyor ancak esas önemli olan konu şu: Hakemlikte kalite yükselmiyor, hatır-gönül, torpil işleri var. Bu işlerin yüzde 90’ı da TFF yöneticilerinden geliyor.”
Oğuz Sarvan… Türk hakemliğinin kilometre taşlarından… 1983-2001 yılları arasında 18 yıllık Süper Lig kariyeri… Cüneyt Çakır öncesinde, 1997-2001 arası UEFA Şampiyonlar Ligi’nde boy gösteren son Türk hakem. Aktif UEFA gözlemcisi… 2008-2011 dönemi MHK Başkanı… Zekeriya Alp ve Ufuk Özerten MHK’larının başkan vekili…
YALANCILIKLA iTHAM EDiLDi
Sarvan ile bu röportajı yapmamızın sebebini kısaca anlatayım… Önce TFF Hakem İşleri Müdürlüğü’nden telefonla aranarak mentor olarak seminere davet ediliyor. 2 gün sonra MHK Başkanı Serdar Tatlı, kendisini arayıp “Benim bir sorunum yok ancak yukarıdakiler seni seminere istemiyor, bu nedenle gelmemeni rica ediyoruz” diyor. Bunun üzerine meslektaşımız Ömer Faruk Ünal konuyu Türkiye Gazetesi’ndeki köşesine taşıyor. Ancak bu kez MHK bir açıklama yayınlıyor; Sarvan’a seminer davetinde bulunmadığını belirterek, hem Ünal’ı hem Sarvan’ı yalancılıkla itham ediyor. Ve film bundan sonra kopuyor. Sarvan da üzüntüsünü dile getirerek karşılık veriyor. Oğuz Sarvan ile İzmir’de buluşup, yaşananları anlatmasını istedik…
TELEFONLA ARAYARAK SEMiNERE DAVET ETTiLER
Öncelikle MHK’nın düzenlediği seminere davet edilme konusuna açıklık getirir misiniz?
Mentorlere MHK karar veriyor, davet gönderiyor ve TFF’ye onaylatıyor. Bu sene başvurdum. Amacım çemberin içinde kalmak. Çünkü UEFA’da görev alabilmemiz için bir şekilde aktif olmamız gerekiyor. Başvuru sonrasında hakem işlerinden aradılar ve “Hocam, MHK önümüzdeki hafta yapılacak gözlemci seminerine sizi davet ediyor” diyerek program detaylarını anlattılar. ‘Hakemin Sesi’ internet sitesinin, davet edilen mentorlar listesini paylaşmasıyla seminere çağrıldığım duyulmuş oldu. Muhtemelen bu bilgi sonrasında birileri TFF Yönetim Kurulu’na haberi iletti ve olaylar başladı. MHK Başkanı Serdar Tatlı beni arayıp seminere gelmememi istedi.
HiÇ KiMSE BANA YALANCI DiYEMEZ
Serdar Tatlı veya MHK üyeleriyle sorununuz var mı?
Ne MHK Başkanı ile ne de herhangi bir MHK üyesiyle sorunum var. Bunu onlar da ifade ediyorlar. Ancak bir nedenden seminere gelmemi istemiyorlar.
Yoksa, neden TFF sitesinde “MHK’dan Açıklama” diye yayımlanıyor?
Ömer Faruk Ünal, haberi aldıktan sonra beni aradığında yaşananları paylaştım. Konu benim için kapanmıştı. Ancak TFF, resmi sitesinden, hem beni hem Ömer Faruk Ünal’ı yalancı konumuna sokunca işler değişti. Yalan söyleyen bizzat kendileri! Açıklamayı MHK’nın yapmadığına eminim. Hele bu kadar yalanı kesinlikle yapmazlar. Belli ki TFF’den bu açıklama yapıldı. Bunun sorumlusu TFF Yönetim Kurulu’dur. Kim yaptırıyorsa, etik dışı davranıyor. TFF olarak beni mentor yaparsın veya yapmazsın ama tüm davet süreci ve hazırlıklar ortadayken kimse bana yalancı diyemez!
MHK Başkanı olsanız ve Tatlı için böyle bir açıklama yapmak durumunda kalsanız tepkiniz ne olurdu?
MHK’yı eleştirdiğim tek nokta bu. Böyle önemsiz bir konuda biraz direnç göstermelerini beklerdim. Çünkü buradaki sorun kurumsal olarak yalan söylenmesi. Kendi içlerinde çözüp bu açıklamayı Türkiye Futbol Federasyonu sitesine kim yazdırdıysa hesabını sormaları gerekir. Görüşme kayıtlarım, Riva’daki 314 numaralı oda rezervasyonuna kadar her şey aşikar.
HATIR-GÖNÜL İŞİNE ASLA PRİM VERMEDİK
Size karşı tepkinin sebebi nedir?
Hakemlikte kurumsallaşmanın katı bir savunucusuyum. Zekeriya Alp de aynı ilkelerle hareket ediyor. Hatır-gönül, torpil işlerine prim vermeyen birisi. Görevden gitmemizin nedeni bu sistemden taviz vermemek. “zekeriya Alp istifa ettirildi” denildi. Çünkü başkanın “Kadrondan birini feda et” dendiğinde istifa edeceğini herkes biliyordu. Beni ve Ünsal Çimen’i hedef almışlardı. MHK’dan ayrıldıktan sonra UEFA gözlemcilik görevi de verilmemeye başlandı. Türkiye’de bu konulara yardımcı olan UEFA’da bir temsilcimiz var. Kendisine sormak lazım neden olduğunu!
Hemen gel, 7 farklı oyun seçeneğiyle
