Sezona kendi kendine kriz yaratarak başlayan Galatasaray, Avrupa macerasında kritik öneme sahip Randers maçına travmalarını da sırtına yükleyerek gitti. Sahaya genç, 6 yerli oyuncu barındıran bir kadroyla çıkan Galatasaray, kâğıt üzerinde oyunun ofansif tarafına abanacağını işaret eden bir 11 seçmişti.
Karşılaşmanın ilk yarısında hücumda zaman zaman başarılı formüller üreten sarı kırmızılılar işin savunma kısmına gelince çuvallayacağına dair çok güçlü sinyaller verdi.
Yaşadığı travmadan motivasyon üretmeyi bilen Kerem Aktürkoğlu takımını öne geçiren golü atarken, sezona çok kötü başlangıç yapmaktan kaynaklı travmasıyla uğraşan Muslera da özüne dönerek kalesini savunabildiği kadar savundu.
KOLAY DAĞILAN SAVUNMA
Muslera’nın gücü, kritik bölgelerde top kaybettiğinde B Planı olmayan, sürekli zor durumda kalan, savruk ve kolay dağılan savunmayı sırtlamaya 54 dakika yetebildi.
İlk yarıda oyununu rakibe dikte ettirdiğine şahitlik ettiğimiz Galatasaray, ikinci yarıda ‘daha kaderci’ bir hale büründü, hücum organizasyonlarını tesadüflere bıraktı, özetle etkili olamadı. Maçın son bölümünde deneyimli isimleri sahaya süren Galatasaray rakip sahada daha fazla varlık gösterse de bu ‘kamp sürecinin’ çok verimli olduğunu söylemek mümkün değil!
ÖNCE SAVUNMADAN BAŞLANMALI
Yeni şekillenen, gençlik aşısını tutturmaya çalışan bir takımın bu aşamada tıkır tıkır oynamasını beklemek elbette hayalcilik olur; zamana ihtiyaç var. Yine de işe ‘çalışır’ bir savunma sistemi, ortak savunma mantığı ve refleksi geliştirmekten başlamak gerektiğini söylemek gerekiyor.
Özetlemek gerekirse…
İçinde bulunduğu şartlar, yaşadığı kriz ve kalesinde gördüğü pozisyon sayısı düşünüldüğünde Galatasaray’ın kritik Randers deplasmanından beraberlikle dönmesi başarıdır.
Hemen üye ol, ilk 100 TL’lik kuponuna 100 TL hediye! Yeni üyelere özel…