Atilla Dorsay Yeşilçam’ı Yeşilçam yapan en büyüklerdendi. Oyuncu olarak, yönetmen olarak, ideal bir eş ve baba olarak… 1938 Ankara doğumlu sanatçı konservatuvarda ciddi bir eğitim almış ve 1965 yılında, yani tam Yeşilçam’ın Yeşilçam olduğu yılarda en yakışıklı haliyle karşımıza gelmişti. En ünlü kadın starlarla aşk filmleri, tarihsel aksiyon filmleri; özellikle de “Tarkan” serisi. Yönetmenliği de çok gecikmeyecek ve 1976 yılında “Tosun Paşa” ilk adımını atacaktı. Zaman içinde en çok Kemal Sunal filmlerinin ustası olarak… Evet, “Tosun Paşa” ile başlayarak çektiği Kemal Sunal filmleri, tümü 60’a ulaşan yönetemeliğinde 20’yi aşar. Ve özellikle tam bir Şaban serisine dönüşür: “Umudumuz Şaban”, “Şark Bülbülü”, “Zübük”, “Davaro”, “Doktor Civanım”, “Şabaniye”, “Sosyete Şaban”, “Şen Dul Şaban”… Türk sinemasının kuşku yok ki en büyük komedi ustası olan, popüler sinemamızın zirvesine tırmanan, filmleri gayet iyi onarılmış olarak hâlâ her gün ekranlara gelen Sunal, Kartal Tibet’te en iyi yaratıcısını bulmuş ve birbirlerini tamamlamışlardı. Ayrıca “Hababam Sınıfı”, “Gırgıriye” gibi seriye dönüşen filmlere de katkısı olmuştu.
Kartal Tibet mesleki merakını hep koruyan bir isimdi ve yol arkadaşlarından da sıklıkla bahsediyordu: “Çalıştığım herkesten bir şeyler öğrendim ve bu çalışmaların hepsinden zevk aldım, keyif duydum”
İdeal aile babası
Sonraları kimi TV dizileri yönetti: “Samanyolu”, “Süper Baba”, “Tanrı Misafiri”, “Bizim Aile” gibi… 2000’lerde ise çok özel iki film imzaladı: “Dünyayı Kurtaran Adamın Oğlu” ve “Amerikalılar Karadeniz”de… İlki bir uzay fantezisiydi ve sinemamızda çok nadir bir türe, bilim-kurgu temelli komediye el atıyordu. Kimileri dudak bükse de kimi eleştirmenler hatta dışarda bile filmi hayli sevdiler. Neredeyse bir kült-film sayacak kadar! İkincisiyse bu sefer siyasal soslu bir güldürüydü. Ve kendi sınırları içinde hayli sempatikti.
Tibet özel hayatıyla da örnek bir isim oldu. Daha sinemaya atılmadan evlendiği Gündüz Tibet’e hep sadık kaldı. Onca ünlü oyuncunun hiçbiriyle basına yansıyan ilişkileri olmadı. Ve üç çocuklarını ideal bir ana-baba olarak büyüttüler. 83 yaşında aramızdan ayrılan sanatçı eminim hep iyilikle, sevgiyle ve özlemle anılacak. İstanbul’da olsaydım cenazesine mutlaka katılırdım.
Kemal Sunal’ın oynadığı birçok filmin yönetmenliğini üstlenen Kartal Tibet, bugün Sunal’ın ölüm yıldönümünde son yolculuğuna uğurlanacak.
200’ü aşkın filmde imzası var
Yeşilçam’ın emekçilerinden Kartal Tibet, hem rol aldığı hem yönettiği yüzlerce yapımla geride geniş külliyat bıraktı. Dün, İstanbul’daki evinde hayatını kaybeden Tibet’in cenazesi bugün son yolculuğuna uğurlanacak. Civan Canova, hem pandemi nedeniye hem sanatçının arzusu üzerine cenaze töreni yapılmayacağını aktardı. Tibet’in naaşı bugün öğle namazını müteakip Zincirlikuyu caminden kalkacak, aynı yerdeki kabrine son yolculuğuna uğurlanacak.
Tarih-coğrafya öğretmeni anne ile beden eğitimi öğretmeni olan babanın ilk çocuğu olan Tibet, oyunculuğa çok erken yaşta, 10 yaşındayken Ankara Çocuk Radyosu’nun temsilleriyle başladı ve Çocuk Tiyatrosu’nda sahneye çıktı. Tibet, bu erken başlangıcı şöyle anlatıyordu: “İlkokul çağlarımdan beri, kendimi bildim bileli oyunculuğun içinde oldum. Kolejde müsamereler, Radyo Çocuk Kulübü, Çocuk Tiyatrosu; hayat yolumun çizilişinde önemli satır başları oldular.”
Tibet, 1960’da Ankara Devlet Tiyatrosu’ndan mezun olduktan sonra sinemaya geçmeden önce tiyatroya emek verdi ve beş yıl boyunca sahne aldığı Meydan Sahnesi’nin kurucuları arasında yer aldı. Sinemaya geçiş süreci için “Sinema, daha geniş kitlelerle aynı iş birliğini sağlıyor. Kök oyunculuk olunca, sinemanın onun bir uzantısı hatta devamı olması doğal” diyecekti.
Sinemada yönetmenliğe geçişinde Ertem Eğilmez’in Arzu Film ekolünün önemli isimlerinden biri olan Tibet, yönetmenliğe geçme kararını bir söyleşisinde şu şekilde anlatmıştı: “Tiyatroda yönetmenlik de yapıyordum. Sinemada da gerçek yaratıcılığın yönetmenlik olduğunu gördüm. Arzu Film ve Ertem Eğilmez ile çalışıyordum. Ertem Ağabey’in mesleğini icra edişinden etkilenmemek imkânsızdı. Asistanlığını yaptım, her boş vaktimi onu gözlemleyerek geçirmeye başladım. Her işte şans kadar istek, başarı ve yetenek de önemli. 60 civarında sinema filmi yönettim. Diziler ve televizyon filmleri de cabası…”
Mesleki merakını hep koruyan bir isim olan Kartal Tibet, yol arkadaşlarından da sıklıkla bahsediyordu: “Çalıştığım herkesten bir şeyler öğrendim ve bu çalışmaların hepsinden zevk aldım, büyük keyif duydum. Her çalışmada ilk çalışmammış gibi heyecan yaşadım, yaşıyorum. Bu mesleğe gönül veren herkese büyük saygı duyuyorum. Ertem Eğilmez, Metin Erksan, Kemal Sunal, Adile Naşit; beraber olmaktan, birlikte çalışmaktan büyük keyif aldıklarımın başında gelirler.”
2002 yılında 39. Antalya Film Festivali’nde Yaşam Boyu Onur Ödülü aldı. Ayrıca 2006’da Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde Yıldırım Önal Emek Ödülü’ne layık görüldü. 2014 yılında ise 19. Sadri Alışık Tiyatro ve Sinema Oyuncu Ödülleri’nden Onur Ödülü ile taçlandırıldı. l KÜLTÜR SANAT SERVİSİ