CHP’li Bayrampaşa Belediye Başkanı Hasan Mutlu, hakkında yürütülen yolsuzluk ve rüşvet soruşturması kapsamında çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı. Kararda özellikle “kaçma şüphesinin bulunması” gerekçesi öne çıkarken, dosyada kamu zararına yol açtığı iddia edilen pek çok usulsüz işlem de dikkat çekti.
Soruşturma kapsamında hazırlanan dosyada Mutlu hakkında zimmet, rüşvet almak ve kamu kurumlarının ihalelerine fesat karıştırmak gibi ağır suçlamalar yer alıyor. İddialara göre belediye iştirakleri aracılığıyla düzenlenen ihalelerde sistematik bir şekilde usulsüzlük yapıldı. Bazı ihalelerin iptal edilmesine rağmen kısa süre sonra yeniden aynı firmalara verilmesi, adrese teslim yöntemlerin uygulanması ve doğrudan temin süreçlerinde kamu zararına yol açıldığı yönünde ciddi tespitler bulunuyor.
Dosyada yer alan başka bir önemli iddia ise belediyeye ait işyerlerinin “Mis’s Kafe” adı altında, bazı meclis üyelerinin yakınlarına ihalesiz şekilde devredilmesi. Bu işletmeler üzerinden çıkar ilişkileri kurulduğu, kamu kaynaklarının belli gruplara ayrıcalık tanıyacak şekilde kullanıldığı öne sürülüyor. Ayrıca belediye bünyesinde personel alımlarında da baskı uygulandığı, mevcut sözleşmeler sona ermeden bazı kişilerin işe başlatıldığı ve bu süreçlerin tamamen siyasi bağlantılar üzerinden yürütüldüğü ifade ediliyor.
Savcılığa yansıyan şikâyetlerde, işyeri ruhsatı almak isteyenlerden “bağış” adı altında alışveriş kartı istendiği, bu kartların belediye yetkilileri tarafından kullanıldığı ve müteahhitlerden rüşvet alındığı öne sürüldü. Hak ediş ödemelerinde yapılan usulsüzlükler de soruşturmanın önemli bölümlerinden biri olarak dosyaya girdi.
Hakimlik, tüm bu iddiaları, müşteki ve tanık ifadelerini, ayrıca mevcut delilleri göz önünde bulundurarak Mutlu hakkında “kuvvetli suç şüphesi, kaçma ihtimali ve adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacağı” gerekçesiyle tutuklama kararı verdi.
Hasan Mutlu’nun tutuklanması, hem yerel yönetimlerde etik tartışmaları yeniden gündeme getirdi hem de siyasette geniş yankı uyandırdı. CHP cephesinde bu gelişmenin seçim sürecine nasıl yansıyacağı merak edilirken, iktidar kanadı sürecin yargı tarafından titizlikle yürütülmesi gerektiğini vurguluyor. Kamuoyunda ise belediyelerde şeffaflık ve hesap verebilirlik konularında daha güçlü mekanizmaların kurulması gerektiği yönünde eleştiriler yükseliyor.
Bayrampaşa’daki bu gelişme, yalnızca bir belediye başkanının tutuklanması olarak değil, aynı zamanda Türkiye’de yerel yönetimlerin denetimi, kamu kaynaklarının kullanımı ve siyasi etik açısından da tartışmaların büyümesine neden oldu. Önümüzdeki süreçte hem davanın seyri hem de siyasetteki yansımaları yakından takip edilecek.
