Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Rusya ile Ukrayna arasında sağlanacak olası bir barış anlaşması sonrasında, uluslararası bir barış gücünün devreye alınması gerektiğini belirtti. Macron’un açıklamasına göre, anlaşmanın imzalanmasıyla birlikte Türk, İngiliz ve Fransız askerleri Ukrayna’da barış sürecine katkıda bulunacak görevler üstlenebilir.
Macron, bu askerlerin doğrudan çatışma hattına dahil olmayacağını, daha çok güvenlik sağlama, altyapı desteği, eğitim faaliyetleri ve yeniden yapılanma sürecinde aktif rol oynayacağını ifade etti. Böyle bir uluslararası görevin hayata geçirilmesi ile Ukrayna’nın savaş sonrasında daha hızlı toparlanması ve güvenlik sisteminin yeniden işler hale gelmesi hedefleniyor.
Barış gücünün oluşturulması, ülkeler arası dengelerin korunması açısından da önemli görülüyor. Türkiye’nin bu görevde yer alması, hem bölgesel hem de küresel barışa katkı sunma açısından diplomatik bir avantaj olarak değerlendiriliyor. Aynı zamanda NATO üyesi ülkelerin farklı misyonlar çerçevesinde bir araya gelmesi, Avrupa güvenlik mimarisinin yeniden şekillenmesinde önemli bir adım olarak yorumlanıyor.
Ukrayna’da barış ortamının sağlanması halinde ülkenin yeniden imarı için çok uluslu iş birliği kritik önem taşıyor. Altyapıdan enerjiye, güvenlikten lojistiğe kadar pek çok alanda destek ihtiyacının büyüklüğü, uluslararası güçlerin koordineli şekilde hareket etmesini zorunlu kılıyor. Bu nedenle planlanan görev, yalnızca askeri değil; ekonomik ve insani bir destek sürecini de kapsıyor.
Ancak tüm bu planlar, barış anlaşmasının gerçekten imzalanmasına bağlı. Savaşın devam ettiği bir dönemde senaryolar ihtimaller üzerinden şekilleniyor. Diplomatik masanın kurulması, anlaşmanın detaylarının belirlenmesi ve ülkeler arasında görev paylaşımının netleşmesi zaman alabilecek süreçler olarak görülüyor.
Yine de Macron’un sözleri, savaşın sona ermesi halinde atılacak adımların şimdiden planlandığını gösteriyor. Bu da dünyanın, Ukrayna’nın geleceği için umutlu bir hazırlık içinde olduğuna işaret ediyor. Barışın sağlanması durumunda yeni bir sayfa açılacak ve Türkiye dâhil birçok ülkenin bu defterde önemli bir görevi olacak.







