MEHTAP GÖKDEMİR Ankara – Raporda, düzenlemeler özetle şöyle anlatıldı:
SEÇİM MAHKEMESİ: Seçimlerin güvencesi olarak kurulmuş olan Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) bir seçim mahkemesi olarak anayasanın yargıya ilişkin bölümünde düzenlenmesi gerekmektedir. Seçim mahkemesinin görevleri, öncelikle, her seçim döneminde görev yapacak ve yapılacak seçimin özelliğine uygun olarak oluşturulacak seçim yönetim kurulunu belirlemek, seçmen kütüklerine ilişkin uyuşmazlıkların çözümü ile görevli yargıçların kararlarına karşı yapılacak başvurular ile seçimlere ilişkin diğer yönetsel ve seçim günü ve sonrası çıkan uyuşmazlıkları itiraz üzerine karara bağlamak olmalıdır.
KARMA YÜCE DİVAN: Yüce Divan yetkisi AYM ve Yargıtay arasında paylaşılmalıdır. Yüce Divan yetkisi AYM’nden alınmalı; AYM’nin hukukçu üyelerinin ağırlıkta olduğu; Yargıtay Ceza Dairesi başkanlarının da katılımıyla desteklenecek, karma bir Yüce Divan modeli geliştirilmelidir.
İPTAL BAŞVURUSU YETKİSİ: AYM, Avrupa modeline uygun olarak yeniden yapılandırılmalıdır. AYM’ne üye seçimi yargı, yasama ve yürütme ekseninde karma sistemle gerçekleştirilmelidir. AYM’de iptal davası açacak olanlar artırılmalı; TBMM’de grubu olan partilere ve TBMM üye tam sayısının 1/10’u milletvekiline bu yetki verilmelidir. Ayrıca kurum davası yeniden getirilmelidir.
HALK GİRİŞİMİ: TBMM’de kabul edilen yasalar üzerinde halk vetosu tanınmalıdır. Yasa yapımında girişim yetkisi bakımından, hükûmetin yasa tasarısı ve TBMM üyelerinin yasa önerisi (teklifi) hazırlama yetkilerinin yanı sıra, -bazı Avrupa Devletlerinde olduğu gibi- belli sayıda imza toplayan yurttaş topluluklarına da girişim hakkı tanınmalıdır. Halk girişimi yoluyla Meclis gündemine gelen yasa taslağının görüşülmesi sırasında, girişimde bulunan yurttaşlar adına bir temsilciye söz hakkı tanınır. İtalya’da ve İsviçre’de olduğu gibi yasama organı tarafından kabul edilen bir kanun, belli bir seçmen grubu tarafından başlatılan referandum sonucu iptal edilebilir.
GERİ ÇAĞIRMA YETKİSİ: TBMM, geri çağırma yetkisine sahip kılınmalıdır. TBMM seçimiyle göreve gelen TBMM Başkanı, RTÜK üyeleri, Kişisel Verileri Koruma Kurulu üyeleri gibi idari görev ve yetki ile donatılmış makamlarda bulunan kişiler, belli koşulların gerçekleşmesi durumunda, en az seçilmeleri için gerekli oy çoğunluğu ile görevden alınabilmelidir.